Özel HaberlerGündem

Gül Sokak Gül Gibi Açsın

İnsanları Birleştiriyor

İnsanları birleştiren harika bir format içinde olan Fısıltı Kafe, her kesime hitap ediyor.  Ders çalışmak isteyen öğrenciler istediği çalışma ortamını kurabiliyor, karınlarını doyurmak isteyenler yemeğini  yiyebiliyor, oyun ve iş grupları buluşup kendi toplantılarını düzenleyebiliyor, huzurlu bir ortamda çay, kahve içmek isteyenler keyifle içeceklerini yudumlayabiliyor. Güler yüzlü, hoşgörülü, paylaşımcı ve ihtiyacınız olan her şeyi karşılayan bir düzeni yakalayan Fısıltı Kafe’de tam anlamıyla huzuru yakalayabilirsiniz.

 

Çay kahve içip sakin, güvenli bir ortamda sohbet edebileceğiniz bir yer olan Fısıltı Kafe Sahibi Mehmet Fidan, İnsanların iyi şeylere layık olduğunu dile getirerek Büyükşehir Merhaba’ya işletmesini anlattı. Hayata dair püf noktaları ve tavsiyelerde bulunan Fidan ayrıca Balıkesir’de yaşanan şiddet olaylarına da değindi.

 

“Kafe zinciri oluşturduk”

Altıeylül Mahallesi Gül Sokak’ta bulunan Fısıltı Kafe sahibi Mehmet Fidan, “Altıeylül Mahallesi Gül Sokak’ta bulunan Fısıltı Kafe işletmesinin sahibiyim. Aynı zamanda asker emeklisiyim. 3 yıldır buradayım. İlk açtığımda burası insanların geçmediği bir yerdi. Sokağımızda zaman geçtikçe kafeler çoğaldı. Şu anda 5 tane Kefe var ve bir kafe zinciri oluşturduk. İnsanlar bize alıştılar” dedi.

 

“Gül Sokak gül gibi açsın”

Ailelerin de tercih ettiği bir sokak olduğunu dile getiren Fidan, “Burayı ailelerin de oturabileceği bir yer yaptık. Çocukların için hemen yan tarafta oyun parkımız var.  Çocuklar rahat bir şekilde oynayabiliyor. Aileleri de aynı zamanda hem çayını yudumluyorlar hem de çocuklarına göz kulak oluyorlar. Burası gayet güzel çok hoş bir yer oldu ama. Fakat defalarca belediyeye şikayet konuları oldu, masaları çok yayıyorsunuz yolu kapatıyorsunuz anlamında. Bunun yanında zararlı olmasına rağmen bir çok insan sigara içiyor.  Biz de insanların sigara içebilmeleri için özellikle bu soğuk havalarda da oturabilmesi için yer oluşturduk. Mutlaka sigara ve çayın yanında sigara içiyorlar.

 

Biz de basit çadırlar yaptık ama hiç hoş görünmüyor. Çok kötü bir görüntü var. Özellikle büyükşehir belediyesi olan bir yerde böyle bir görüntünün olması bence güzel bir şey değil. Belediyemize defalarca bu konuyu ilettik. Şubat ayında burasını bir düzenlemeye sokacaklarını söylediler. İnşallah güzel bir yer olur. Tüm vatandaşlarımızın da ailecek gelip, oturup gönül rahatlığıyla çay içebileceği bir sokağımız olur. Gül Sokağı gül gibi açsın istiyorum” dedi.

 

Sokağında ışıklandırmaların yapılması gerektiğine de değinen Fidan, “Akşamları burası çok karanlık oluyor. O yüzden ışıklandırmalar olsun istiyoruz. Geceleyin buraya baktığınız zaman çok karanlık görünüyor. Hiç bir ışıklandırma yok. Bir aile veya genç bayanlar buraya geçmiyor, geçmek istemiyor. Çünkü karanlık olduğu için doğal olarak ürperiyorlar. Burası gerçekten çok güzel bir yer. Ağaçların olması zaten güzellik katıyor. Biz buradaki arkadaşlar olarak Balıkesir’de aile olarak oturulabilecek parmakla gösterilebilecek yerlerden bir tanesiyiz. Merkezde ailecek oturulacak yerler yok denecek kadar az .Merkez bu bir kaç yerden ibaret olmamalı bence. Biraz daha yaygınlaşmalı.  Ayrıca sokak araları yeşillendirilmeli, parklar, çay bahçeleri yapılmalı. Balıkesir’imizde ne yazık ki yok böyle yerler çok az” dedi.

 

 “Yuvarlanan taş yosun tutmaz”

Böyle bir yer sahibi olma hakkında da bilgi veren Fidan, “Bu fikir  ‘Yuvarlanan taş yosun tutmaz’ ın anlamı ile ortaya çıktı. Ben 45 yaşında emekli oldum. Asker emeklisiyim. Emekli olduktan sonra boş durmak istemedim. Ben boş durmayı hiç sevmiyorum. Sürekli bir şeyler ile uğraşmam gerekiyor. İnsanlar bence yattıkça hastalanır. Çünkü hem zihinsel olarak hem de bedensel olarak sağlık

anlamında çalıştığın zaman, beyin bir şeyler ile meşgul olduğu zaman daha dinç, daha zinde oluyorsun” dedi.

 

“Asla saygısızlık yapmam”

Hedeflerini de anlatan Fidan, “Benim hedeflediğim çok fazla bir şey yok. Ben insanları seviyorum. Hizmet etmeyi çok seviyorum. O yüzden müşterilerimi de çok seviyorum ve onlara karşı saygımı

her zaman korurum. Asla saygısızlık yapmam. Benden küçük bile olsa ‘abicim’ diye hitap ederim. Askerde de aynı şekildeydim ben. Hiç bir zaman askere ‘gel’ dememişimdir. ‘Gel koçum’ demişimdir. Saygıyı daha ön planda tutarım. Buraya müşterim geliyor, benden yaşça küçük oluyor belki de çocuğum yaşında ama ‘Nasılsın abim’ derim.   Dediğim gibi ben hizmet etmekten, insanları tanımaktan hoşnut oluyorum. Farklı ve değişik insanlar tanıyorum. Hayatı daha iyi anlayıp, görebiliyorum. Birbirinden farklı insanları tanımak bence çok güzel” dedi.

 

“Bizim çocuklarımız”

Ailelere güven sağladıklarından da bahseden Fidan, “Biz burada her insana, her bireye, her yaş grubuna hitap ediyoruz. Ailelerin de bize bu konuda güven duymalarını istiyoruz. Buraya gelenler bir şeyleri paylaşıp, sohbet edip, gülüp eğlenebiliyorlar. Bizim en önemli özelliğimiz dürüstlüğümüzün yanında doğru duruşumuz ve sunduğumuz ürünlerin temiz ve sağlıklı olmasıdır. Gençler ailelerine Fısıltı Kafe’deyim  dediğinde ailenin içinin rahat ettiği algıyı oluşturmak istiyoruz. Çünkü burada bize emanetleri Buraya gelen gençlerimiz bir yerde bizim çocuklarımız. Onlara bir şekilde yanlış bir durum olursa ilk önce biz müdahale ederiz” dedi.

 

“Çizgiyi bozmadan yol almak gerek”

Neden tercih edildiğini de açıklayan Fidan, “İşte bu az önce de dediğim gibi her konuda ve her anlamda doğru duruşumuzdan kaynaklanıyor. Tam tersi olmuş olsa İnsanlar buraya en fazla 2 kere gelir ve bir daha isminizi bile duymak istemezler. Bu nedenle çizgiyi bozmadan yol almak gerek. Benim için ne kadar kalabalık olduğu  değil, ne kadar insanı memnun edebildiğiniz önemli. Ayrıca ben burada yanlış hareketler olsun asla istemem. Burası hem güvenli, hem temiz, kızlı erkekli gelebilecekleri sıkıntı yaşamayacakları bir yerdir. Şimdiye kadar hiç karşılaşmadım ama uygunsuz bir davranış gördüğümde ben ona müdahale ederim. Buraya gelen insanların çoğunun amacı belli. Sohbet etmek bir şeyleri paylaşmak, dostluğunu pekiştirmektir. Biz de bu şekilde olmasını istiyoruz. Buraya yanlış şeyler yapmak için gelmelerini istemiyoruz. Buna kesinlikle karşıyız” dedi.

 

“Sıkı denetimlerin olması gerekir”

Son yıllarda gençlerin şiddete daha çok eğilimli olduğunu da vurgulayan Fidan, “Ben 3 yıldır buradayım ve Balıkesir gençliğinin bu şekilde olduğunu bilmiyordum. Uyuşturucu ve hap kullananlar çoğalmış. Gençliğimiz elden gidiyor. Emniyet mensuplarına bu konuda bir ricam var. Bu konuda daha bir sıkı denetim gerekiyor bence. Herkesin elinde bıçak var. Hatta geçtiğimiz günlerde bu civarda böyle bir olay gerçekleşti. Bazı olaylar ölümle sonuçlanıyor. Gençlerin yanlarında bulundurdukları bıçak olayına bir çözüm bulmaları gerekiyor. Bu gidişle herkesin elindeki bir suç aleti, her yerde, her an  bir cinayet olabilir. Bence bu büyük bir sıkıntı. Artık bunu nasıl aşarız bilmiyorum ama gençliğimiz elden gidiyor. Bu anlamda Balıkesir’in emniyet açısından ele alınması gerekiyor bence. Ayrıca acil olarak emniyetin sıkı denetimlere başlaması gerekir. Ben bu durum karşısında çok üzülüyorum” dedi.

 

Yoldaş Kocaer

 

 

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu