Gündem

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDE YENİ DÖNEM

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü, meslek hastalıklarının hızlı teşhisi için erken uyarı sistemine geçmeye hazırlanıyor.

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Op. Dr. Orhan Koç “Meslek hastalıklarında riskli olan işyeri, sektör ve bölgeleri ortaya çıkaracağız ve böylece önlem alabileceğiz. Bunu bir çeşit erken uyarı sistemi gibi düşünmek gerekiyor” dedi.

İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nün meslek hastalıklarının erken teşhisi için Türkiye’nin dört bir yanından gelen hekimlerin katılımıyla düzenlediği eğitim programı 18 Haziran’da başladı. Yapılan yazılı açıklamada Akciğerde toz birikmesi sonucu ortaya çıkan doku reaksiyonu anlamına gelen Pnömokonyoz olgularının erken dönemde tespit edilmesini sağlamak amacıyla yapılan ‘Pnömokonyoz Radyografileri Uluslararası Sınıflandırma Okuyucu Eğitimi’nin 21’incisi, 22 Haziran’da tamamlanacağı bildirildi.İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Op. Dr. Orhan Koç, İş Sağlığı ve Güvenliği Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü Başkanlığı’nda (İSGÜM) düzenlenen eğitimin açılışında yaptığı konuşmada, ana hedeflerinin meslek hastalıklarını önlemek olduğunu ve buna yönelik kapsamlı bir eylem planı hazırladıklarını söyledi.

“MESLEK HASTALIKLARI KONUSUNDA EĞİTİM AÇIĞI VAR”

Koç, meslek hastalıklarının önlenmesinin ve tozla mücadelenin önemli konu başlıklarından olduğunu kaydederek bu eğitim programının ayrı bir öneme sahip olduğunu belirtti. Eğitim programına İzmir, Balıkesir, Çankırı, Ankara ve Bursa gibi çeşitli illerden göğüs hastalıkları, kulak-burun-boğaz ve radyoloji gibi çeşitli branşlardan uzman doktorların katıldığını dile getiren Koç, şu ifadelerde bulundu:

“Meslek hastalıkları konusundaki eğitim açığının çok büyük olduğunu söyleyebiliriz. Bu konuda hocalarımızdan büyük talep geliyor olması bizi sevindiriyor. Eğitim programının daha geniş kitlelere ulaşmasını hedefliyoruz. Biz bu sene 8 kere eğitim yapacağız. Fakat bu eğitimleri yeterli görmüyoruz. Yeni bir projemiz var. İstiyoruz ki; özellikle üniversitelerle ve ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği kuralım ve bu işbirliğinin sonucunda bölgesel eğitimler verelim. Eğitim noktasında geniş bir kitleye ulaşabilirsek, tozla mücadelede ve meslek hastalıklarında daha erken teşhis yapabiliriz. Bu zamana kadar 500’e yakın eğitim alan hocamız var ama yılda 500 tane Pnömokonyoz erken tanısı konmuyor. Bunu irdelememiz gerekiyor.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu