GündemKöşe Yazıları

SAĞLIĞI OLANIN UMUDU,UMUDU OLANIN HER ŞEYİ VARDIR

İlkçağlarda insanlar sağlıklarının bozulmasını, doğa üstü güçlere bağlıyorlar ve bunlarla mücadele etmek için büyücülüğe başvuruyorlarmış. Yani büyücülük aslında insanı sağlığına kavuşturmak için ortaya çıkmış bir şeymiş,düşünebiliyor musunuz?

O dönemde büyücüler hastalığı iyileştirmek için aynı zamanda doğadaki farklı ot ve hayvan parçalarından yararlanıyorlarmış. İnsanlar en eski çağlarda bile sağlığın önemini anlamışlar. Tabi ki uygarlığın gelişmesi ile bilim ilerlemiş ve ortaya Tıp diye bir şey çıkmış.Tıp Bilimi sayesinde hastalıkların nedenleri bulunmuş, iyileşme yöntemleri geliştirilmiş. Ama maalesef ki insanların sağlığını korumak ve düzeltmek için ortaya çıkan büyücülük farklı anlamlarda halen bugün ilkel toplumlarda, hata ve hatta memleketimizin bazı bölgelerinde hala çağ dışı kalmış bir düşünce ile başvurulan ve kötü niyetli olarak kullanılan bir şey olarak kalmıştır.

Büyücülük ilkelce yaşamaya çalışmaya devam ededursun;Tıp bilimi her gün yeni buluşlarla insanlığa büyük yararlar sağlamaya devam ediyor. Tıp bilimi yalnız hastalıklarla, hasta olan insanlarlada ilgilenmiyor. İnsan sağlığının sürekliliği, insanların hasta olmadan yaşamlarını sürdürmeleri için Tıp insanlarımız araştırmalarına devam ediyor ve biz bu yazıyı okurken bile bir hastalığa çare olacak bir tedavi her an bulunuyor, yeni yöntemler gelişiyor.

Değerli Okuyucularım;  Birleşmiş Milletler Örgütü, 7-13 Nisan tarihleri arasını Sağlık Haftası olarak kabul etmiş. Ülkemizde de, bu hafta boyunca sağlık ve ilk yardım bilgisi veriliyor; insanların sağlıklı yaşama bilincine ulaşması için çeşitli etkinlikler yapılıyor. Beden sağlığı, beslenme, sağlığın önemi ve sağlıklı yaşama kuralları konularında geniş halk kitleleri bilgilendiriliyor. Biliyorsunuz hemen her meslek dalının bir günü ya da bir haftası var. Özellikle belirtmek isterim ki bu özel günlerin tek amacı kutlama yapmak değil o günlerde yaşanılan sıkıntıları ve sorunları, o meslek sahiplerinin dile getirmesidir.

İşte bu düşünce ile içinde bulunduğumuz hafta olan Sağlık Haftası’nın amacı dakutlama değil; sağlık bilgisinin ve yardımının geniş halk kitlelerine ulaşması olmalıdır. Hafta boyunca insan sağlığı konusunda televizyon ve radyolarda konuşmalar yapılması yazılı medyada bu konuya biraz daha yer verilmesi gerektiğine inanıyorum. Bu düşünceler ile de bugünkü köşemi bu konuya ayırıyorum. Televizyonda sağlıkla ilgili programlar tabi ki zaman zaman yapılıyor.

Gazete ve dergilerde insan sağlığı ile ilgili yazılar yayınlanıyor. Ama bu güzel hareketlerin sürekliliği konusunda biraz şüphelerim var. Bu bilgilendirmeleri sadece belli haftalarda değil de rutin bir hale getirsek sanırım insan sağlığı açısından çok daha yararlı olacaktır.
Sağlıklı bir devlet düzeninin sağlıklı bireyler yetiştirilmesiyle mümkün olduğu gerçeğini bilen Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin sağlığı ile de yakından ilgilenmiş sağlıklı bir toplum olabilmek için alınması gerekli asgari tedbirleri ısrarla belirtmiştir. 1 Mart 1922 tarihinde Meclis’in 3. Toplanma yılında yaptığı konuşmasında sağlık ile ilgili amacını şu şekilde belirtmiştir; “Sağlık ve sosyal yardım hususlarında; Milletimizin sıhhatinin korunması ve takviyesi, ölümün azaltılması, nüfusun arttırılması, bulaşıcı ve salgın hastalıkların etkisiz hale getirilmesi, bu suretle millet fertlerinin dinç ve çalışmaya kabiliyetli bir halde sıhhatli vücutlar olarak yetiştirilmesi gayesindeyiz.” 1924 ylında ise TBMM’de 2.Dönem 2.Toplanma yılını açarken yaptığı konuşmasında “Efendiler! Geçen yıl (1923) boyunca bütün ülkeyi kapsayan bir sağlık örgütüne başlanılmıştır.

Zamanımıza dek genel sağlığın uğradığı savsaklamanın derecesi; Savaşım yoluna girildikçe, daha belirgin ortaya çıkmaktadır. Önümüzdeki yıl bile tüm sağlık savaşımı için özellikle önlem almak gereklidir. Özellikle sıtmaya karşı, başlı başına bir savaşım devresine girilmesi Yüce Meclis’in göz önünde bulunduracağı önceliklerden sayılsa yeri vardır” diyerek,gelecekte sağlık ile ilgili de ciddi atılımlar yapacağının ipuçlarını vermiştir.

Değerli okurlarım naçizane sizlere birkaç önerim olacak.Öncelikle kendi bedenimizin, kullandığımız eşyaların ve yaşadığımız yerin temiz olması sağlığımız açısından çok önemlidir. Kirli ve pis ortamlarda daha çabuk üreyip çoğalan mikroplar, soluduğumuz hava ile, ya da yediğimiz yiyecek ve içeceklerle vücudumuza çok daha kolay girebilir ve bizi hasta edebilir.Pekisağlıklı bir yaşam için neler yapabiliriz.Düzenli uyumak ve sağlıklı beslenmek,alkollü içki ve sigara kullanmamak,düzenli spor yapmak sanırım hepimizin en doğru olarak bildiği ama genelde uygulamadığı birkaç madde. Bilinçsizce ilaç tüketiminin de sağlığımıza çok ciddi ve hatta kalıcı zararlar verebileceğini hatırlatmamda fayda olacağını düşünüyorum.

Kendi sağlığımızı koruduğumuz gibi, çevre sağlığına da önem vermeyi lütfen unutmayın. Bu dünyayı çocuklarımız için yaşanabilir bir yer olarak miras bırakmamız gerektiğini aklınızdan çıkartmayın.Yaptığımız her şey nede olsa çocuklarımız ve gelecek nesillerimiz için. Bu yüzden hem kendi sağlığınıza, hem halk sağlığına, hem de çevre sağlığına özen göstermenizi önemle rica ediyor, bu güzel hafta başlangıcında hepinize sağlıklı ve mutlu bir ömür diliyorum.

********************

Bana her konuda fikir ve önerilerinizi yazabileceğinizi sakın unutmayın dostlar sevgi ile kalın.
İletişim için; onurayan@hotmail.com

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu