Gündem

SARDES ANTİK KENTİ

Geçtiğimiz günlerde tiyatro festivali için Salihli’ye gittim. Hep adetimdir iş vesile gittiğim kentleri sonrasında mutlaka gezmeye oranın meşhur yerleri ni görmeye çalışırım. Bu ziyaretimde gittiğim yerlerden biri Sardes Antik Kenti. Sardes Antik Kenti henüz tam anlamı ile ortaya çıkmamış kocaman bir şehir aslında. Şuan bu antik şehrin üzerinde bir köy kurulu. Antik kentin ortaya çıkan dört kısmı var ve kazılar şuan bu dört kısımdan devam edip giderek büyüyor. Önümüzdeki birkaç yüz yılda tamamının ancak bir kısmı ortaya çıkar sanırım. Söylentilere göre Efes Antik Kenti’nin en az 10 katı büyüklüğündeymiş.

Sardes Antik Kenti Salihli ilçe merkezine 9 km uzaklıkta. Bu kent tarihte Lidya devletine başkentlik yapan ünlü kral yolunun başlangıç noktası olma özelliği taşıyor. Antik kent Sardes, M.Ö. 6. yüzyılda Perslerin Lydia Krallığı’na son vermelerinin ardından da bir Pers satraplık merkezi haline gelmiş. Daha sonrasında Hellenistik ve Roma dönemlerinde de önemini koruyan Sardes, Bizans döneminde önemli bir piskoposluk merkezi haline gelmiş.  Yani bu kent her devirde önemini taşıyan bir yer olmuş. İşte bu denli önem taşıyan bir tarihi olan kenti gezmekte gerçekten heyecan verici.

Lidya, geçmiş dönemde Anadolu’nun en güçlü devleti olmuş. Hepinizinde bildiği gibi para basan ilk devlet olarak ticarette büyük nam yaptılar. Kentin ortasından geçen Poktolos yani şuanki yerleşkeye de ismini veren Sart Çayı beraberinde altın tozları getiriyormuş. Sardes, Tunç çağının sonlarına doğru Batı Anadolu ve Akdeniz kentlerinde olduğu gibi bir saldırıya uğrayarak yakılıp yıkılmış.Daha sonra Sardes Persler’in eline geçmiş ve zengin Lydia hazinesi İran’a taşınmış. Sardes, Bizans döneminde bir Piskoposluk merkezi olmuş, Anadolu’daki ilk yedi kiliseden birisi burada yapılmış. Artemis Tapınağı arkasında yapılan bu kilise M.S. V.yüzyıla aitmiş. M.S. 615’te Sasanilerce tahrip edilen Sardes XIV. yüzyılda Türklerin eline geçmiş. 1910’dan 1914 yılına kadar burada Amerika tarafından yapılan kazılarda Artemis Tapınağı ve bini aşkın Lydia mezarı kazılmış. Çıkan eserler bugün New York Metropolitan Müzesi’nde sergileniyor. Kazılar halen Amerikalılar tarafından yapılıyor. Sardes harabelerini Akropolis, karayolu yakınındaki şehir, Paktolos vadisi ve Bintepe Mezarları olmak üzere dört kısımda gezebiliyorsunuz. Ben ulaşımı kolay olan iki bölümü gezdim.

Bu bölümlerden ilki karayolunun hemen yanında bulunan ve son yıllarda restore edilen görkemli yapı Gymnasion-Hamam denen bölge. Bu kısma M.S.III. yüzyılın birinci yarısında güzel bir sinagog ilave edilmiş. Bu bölgeye doğu kısmın ortasındaki bir kapıdan giriliyor. Bu kapı, üstü açık etrafı sütunlarla çevrili bir avluya açılıyor. Kuzeyde sinagog ile birleşen bu avlu gymnasionun antreman kısmını oluşturuyor. Avlunun kuzey kısmında da dershaneler var. Batı kısmı sütunlu bir avlu gibi olan Gymnasion’un süslü ve iki katlı doğu cephesinin M.S. III. yüzyılın başında Geta ve Caracalla döneminde yapıldığı, kitabelerden anlaşılıyormuş. Sütunlu avlunun yanlarında ve ortasındaki kapıdan hamama giriliyor. Hamam, Lucius Verus döneminde M.S. 161’de yapılmış.211 yılında büyük bir onarım geçirmiş. Kentin ana yolu sinagog ile gymnasionun güney kenarı boyunca uzanıyor, iri mermerlerle kaplı yolun iki yanında dükkânlar bulunuyormuş. İzmir’den Salihli’ye yolu üzerinde, araçla gece geçenler gece aydınlatılması ile Gymnasion’u çok etkileyici bir şekilde görebiliyorlar. Sardes’in Roma döneminde yapılmış anıtsal yapılarından biri olan Gymnasium, Anadolu’daki benzerleri arasında en büyük ölçüde yapılmış olanıymış. Sardeis Gymnasium’unun yapımına M.S.II.yüzyılda Severius Simplicinius’un emri ile başlanmış, ikiyüz yılı aşkın çalışmadan sonra M.S.IV.yüzyılda tamamlanmış. Yapının bulunduğu yerde Geç Helenistik dönemde yapılmış bazı yapılar, Roma döneminde de bir nekropol bulunuyormuş. M.S.17’de büyük bir deprem tüm bu yapıları yıkmış. Gymnasium üç ayrı bölümden oluşuyor. İlk bölümde; üstü örtülü olan bölüm,hamam; ikinci bölümde; hamam kısmına açılan, törenlerin yapıldığı mermer avlu. Üçüncü bölüm ise; antrenman alanı ve geniş bir avlu bulunuyor.

Gezimin ikinci bölümünü bu bölgeye yaklaşık 2 km uzaklıktaki Artemis Tapınağı’na yaptım.BUrasının yapımını ilk defa Lydia Kralı Kroisos kum taşından bir sunak olarak başlatmış. Bunun ardından M.Ö.330 yılına doğru asıl tapınak yapılmasına girişilmiş, ancak tamamlanamamış.M.S. 17’de Sardeis’i tamamıyle yıkan deprem, tapınağa da çok zarar vermiş. M.S. II. yüzyılın ortalarına doğru Antonius Pius ve karısı Faustina tapınağı onarmış, içerisine imparatorların dini törenlerinde kullanılmak üzere iki bölüm yapılmış. Buraya normal bir insan boyunun dört katı heykeller konulmuş. Bunlardan doğu yönündeki heykel İmparator Antonius Pius’u, batı yönündeki de eşi Faustina’yı temsil ediyormuş. Faustina heykelinin başı bugün British Museum’da sergileniyor.

Tapınak, Doğu Roma İmparatoru Büyük Konstantinius‘un Hristiyanlığı kabul edişine kadar ve ondan bir süre sonra daha önemini korumuş. İmparator Julianus tarafından yenilenmiş ancak, İmparator II. Thedosius’un çıkardığı paganlığa karşı yasalardan sonra tamamen terk edilmiş.Tapınağın güney-doğu köşesindeki Küçük Bizans Kilisesi M.S. V. yüzyılda yapılmış. Bu arada V. yüzyılın sonu ile VI. yüzyılın başında yapının uzunluğu boyunca bir bölüm eklenmiş. Artemis Tapınağı ile kilise arasında mimari hiçbir bağlantı bulunmuyormuş. VII. yüzyıldaki bir deprem her iki yapıyı da yıkmış.

İnanın gezemesi kadar sizlere bu tarihi yapıyı anlatması da heyecanlı. Bu tarz antik yapıları gezerken kendimi hep o dönemde yaşasım nasıl bir hayatım olurdu diye hayal kurarak bulurum. Bambaşka bir dünyada bambaşka yerlerde adeta büyülenmiş gibi gezerim. Bu yüzden de gezdikten hemen sonra sabırsızlıkla sizlere bu yerleri anlatma heyecanı ile hemen yazıma başlıyorum.Bir başka gezi yazımda buluşmak üzere…

********************

Bana her konuda fikir ve önerilerinizi yazabileceğinizi sakın unutmayın dostlar sevgi ile kalın.

İletişim için; onurayan@hotmail.com

 

 

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu