BEYİN GÖÇÜ…

Yıllardır duyarız bu kavramı. Türkiye beyin göçü veriyor diye. Genç bilim insanlarının ülkede kalmayıp, yurtdışında ünlü üniversite yada çalışma imkanı sunan ülkelere göçtüklerini biliyoruz. Yani ülkemizde yetiştiriyoruz ama daha sonra tutamıyoruz bu insanları.

Bunun en büyük sebeplerinden biri de ülkemizde yerleşik bir ARGE çalışmaması olmaması. Türkiye Uzay Ajansı bile bu yıl kuruldu. Bir çok ülke Mars’a gitme planları yaparken biz daha aya bile ulaşamadık. Bırakın ayı kendi uydumuzu kendimiz fırlatamıyoruz.

Hollanda Göç ve Vatandaşlık Kurumu (IND) verilerine göre, geçen yılın 11 aylık bölümünde Türkiye’den toplam 1020 akademisyen ve yüksek eğitimli kişi “beyin göçü” için Hollanda’ya başvuru yaptı. Türkiye’den ayrılmak isteyen akademisyenler ve diğer yüksek eğitimlilerin, “ülkedeki özgürlük eksikliğinden” şikâyet etikleri belirtiliyor. Hollanda Televizyonu’nda (NOS) yayınlanan “Nieuwsuur” (Haber Saati) adlı programın yaptığı araştırmaya göre, beyin göçü yoluyla Türkiye’den gelen yüksek eğitimli kişilerin sayısında ciddi artış var.

IND tarafından verilen rakamlara göre, 2016 yılında Türkiye’den 540 kişi beyin göçü kapsamında Hollanda’ya gelirken, 2017’de bu sayı 780’e çıktı. 2018’in ilk 11 ayında ise, Türkiye’den bin 20 yüksek eğitimli, Hollanda’ya iş başvurusu yaptı.

Bunlar önemli rakamlar. Sadece Hollanda’ya yapılan başvurular. 150 bine yakın kişinin 2018 yılında başka ülkelere göç ettiği ifade ediliyor. Yani eğitimli, yetişmiş, bir mesleği olan ve bunu iyi yaptıkları düşünülen insanlar bunlar.

Yoldan ve inşaattan daha çok, bilim merkezlerine, araştırma alanlarına ihtiyacımız var. Bu bir gerçek..