Gündem

MHP Evet Dedi Mi?

MHP EVET DEDİ Mİ?

 

 

Referandum geride kaldı ama tartışmaları bitmedi, kolay kolay da bitmez.

MHP Evet’e destek oldu mu,?

AK Parti güç mü kaybetti?

Erken seçim olur mu?

Sonuçlar meşru mu değil mi ve %51.4 bu değişime yeterli oran mı?

 

***

 

Sondan başlayarak kendimce cevap vermeye çalışayım.

İnsanlar yalan olduğunu bile bile kurtuluşu algılarda arar oldu. Binlerce görevlilerin olduğu sandık başlarında, iletişim çağının zirvesini yaşadığımız şu çağda, seçim sonucuna etki edecek derecede oy çalmak için, her sandıkta David Copperfield gibi sihirbazların olması gerek.

Kendisini aydın, karşı tarafı koyun olmakla itham eden anlayışın, her seçim sonrası oylarının bu koyunlar tarafından çalındığını iddia ederek mızıkçılık çıkarması artık komikliğini yitirdi.

%51.4 ün yeterliliği ise hem ülkede hem de Dünya üzerinde örnekleriyle mevcut. Son ve en önemli örnek İngiltere’de 2016’da yaşandı. Birleşik Krallık’ın, Avrupa Birliği’nden halkının  %51.8 oyuyla ayrıldığını açıkladı.

 

***

 

Uyarayım..

Vakit kaybı yaşamayın diye söylüyorum.

AK Parti’nin oy kaybı yaşamadığına inanıyorsan bundan sonrasını okumana da gerek yok.!

AK Parti’deki ‘Referandum’ oy kaybı için 5 neden sayacağım.

Bunun için önce referandumun sürüklendiği atmosferi ve AK Parti’yi oluşturan kitleyi analiz etmekle başlamak gerek.

AK Parti 14 Ağustos 2001’de kurulurken Fazilet Parti’sinden kopup, Saadet Partisi’ne katılmayan kitlenin bir araya geldiği oluşumdur.

3 Kasım 2002’de, %34,63‘le iktidara geldiğinde bünyesine önemli derecede ANAP ve DP’den katkılar olduğu tartışmasız.

Sonrasında; BBP, MHP, HAS, SP, gibi sağdaki tüm partilerin yanı sıra sol seçmenden de, gerek yerel gerekse genel seçimlerde, başarısı oranında destek alarak %50 bandına ulaşmış bir partidir AK Parti.

Şunu anlatmaya çalışıyorum; Ak Parti’nin geniş katılımlı, merkez sağ partisi olduğu atlanmamalı. Tek adam konusunun işlendiği bu referandum, yerel yada genel seçim olmadığı için, başarı ve aday beğenisine bağlı, her kesimden küçük de olsa bir katılım, bu endişelerle devre dışı kaldı, bu bir.

İkincisi, AK Parti’ye oy verenlerin içerisinde de ‘Tek adam’, ‘Rejim-Cumhuriyet elden gidiyor, ya bir manyak gelirse’ algısına yenilen çürük elmalar oldu.

Üçüncüsü, FETÖ operasyonlarında yüzbinlerce eve, kişiye dokunuldu. Buna ikna olan kadar, olmayan, adaletsizlik yapıldığı hissine kapılanlar oldu. Buna, akrabası, komşusu, yakını arkadaşı olarak yakından şahitlik edenler vardı ve şu soruyu aşamadı: Hayatına şahitlik ettiğim bu adamın abisi alınırken, siyasettekiler tertemiz mi? Bu sorunun cevabı referandumdaki kayıpların önemli bir bölümüydü.

Dördüncüsü ve en can alıcısı yerel yönetimler.

Nitekim davanın Reis’i ‘Belediyeler bizim aynamızdır’ der.

Maalesef 7 Haziran 2015 ikazı ve sonrasındaki 1 Kasım iyi okunamamış. Eşin, dostun, akrabanın belediyelere doldurulması. Halka hizmet götürmedeki yöntemlerde şeffaflığın yetersizliği ve vicdanı rahatsız eden akçeli işlerin işe alımlarda olduğu gibi kayırılan yerlere gitmesi, vatandaşa dokunma, gönül alma noktasındaki yetersizliğe eklenen kibir, inat ve ben yaptım oldu gibi itici tabloya ilaveten koltuk ve mevki kavgalarıyla dışarı yansıtılan ikiye bölünmüş teşkilatçılık, lastiği patlattı.

Bu gerekçeleri Balıkesir’e indirgersek, şablonun neredeyse birebir örtüştüğünü görebiliriz.

Özetle, altını çizerek diyorum ki, AK Parti çeşitli sebeplerle sıkıntılı.

Bu sıkıntı ne kadar, yüzdesi ne, kendin karar ver.

 

  ***

 

Gelelim MHP destek oldu mu, olmadı mı konusuna.

Referandum gecesi en çok Fox’taki portakal ve kankası yaptı bu işi ve sonra herkes aynı soruyu sormaya başladı.

Efendim, Balıkesir’de AK Parti 2015 oyu 45.5, MHP’de 14.8 o zaman referandum da Balıkesir %60 almalıydı. Evet %45.5 çıktı, demek ki hepsi AK Parti’den gelmiş…

Bu, tamamen saçma bir matematik..

Zaten bir kere AK Parti’de fire var bunu yukarıda gerekçeleriyle yazdım.

Şimdi, AK Parti’de fireyi yüzde kaç dersen bir kenara koyup, birde MHP ye bakalım.

2015’ e göre; MHP Balıkesir’de %14.8, Türkiye’de %11,9 doğru.

İyi de, MHP’nin yada Devlet Bahçeli’nin 2017’de bu oranların altında olduğunu bilmemek en hafifiyle aptallık olur.

O zaman neden hemen 2015’deki rakamı toplayarak işe başlıyorsun?

MHP kendi içerisinde 5 parçaya bölündü mü, bölündü.

Meral Akşener, Ümit Özdağ, Sinan Oğan, Koray Aydın.

Bu yüzdelik dilimden buraya akan kısmı nedir bilmem, ama kayıpları var.

Bence en büyük kitle Devlet Bahçeli’de kalan bölümdü.

O kitlenin de yüzdesini bilen yok ama işte referandumda Evet diyenler bu kitlede kalan MHP lilerdi. Yani en neti, bu asla %14.8 değil.

O halde 45+15 eşittir 60 yanlış bakış açısı.

Bu Türkiye içinde 49+11 eşittir 60 değil yani, nokta.

Peki, AK Parti oy kaybettiyse ve MHP destek olmadıysa, Balıkesir’de  %45.5 oranını nasıl korudun?

Nasrettin Hoca’nın meşhur fıkrası gibi: Bu tarttığım kedi ise, et nerede? yok bu tarttığım et ise, kedi nerede?

Sormaya gerek yok, kedi de belli, ette.

AK Parti fire verdi, MHP gücü oranında destek oldu.

 

***

 

Şimdi en kritik detayı da bu açıklamadan sonra beşinci neden olarak yazıma ekleyebilirim.

Parçalanmış MHP’den Evet oyuna destek alarak referanduma giden AK Parti, bu anlamda en büyük fireyi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şükrü Karatepe‘nin, sandığa saatler kala yaptığı saçma sapan eyalet çıkışıyla verdi.

 

Peki son soru, erken seçim olur mu?

Yanlış anlamadıysam, Cumhurbaşkanımız o gece ekrandan cevapladı.

‘Yapmamız gerekenler var..’ dedi.

Yani önce o dedikleri, öngördüklerini hayata geçirecek.

Sonra seçim zaten bir şekilde olacak.

Sağı solu çekiçlenerek yamulan kaportasını düzelten, rektifiye ile motoru onarılan, yeni ilaveleriyle dış boyası yapılan AK Parti, ilk seçimde Recep Tayyip Erdoğan’ı, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Başkan’ı yapacaktır.

 

Çekiç, başta FETÖ olmak üzere kirli siyasetçiye atılacak.

Rektifiye parti içi dinamiklerde yapılacak değişimler.

Ve başta MHP olmak üzere vitrine kalifiye isimler eklenecek.

 

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu